18 Mayıs 2010 Salı

Pilatesmania

Yaklaşık 3 haftadır pilates yapıyorum.Spor salonlarına gitmeyi angarya gören, yürüyüş yapmaya üşenen, diğer sporlara kendini hiç kaptıramamış, bir gün yapıp sonra bırakmış biri olarak sicilim oldukça kötüdür spor konusunda.Bu yüzden çok şaşkınım, benim gibi spora mesafeli birini bile harekete geçiren hatta öyleki evde otururken ‘canım pilates yapmak istedi’ deyip salonun ortasına matını yaymasına, lastiği ve topunu alıp hevesle egzersize başlamasına sebep olabileceğini başlarken düşünmemiştim.Herşey Ebru Şallı’nın programına bir sabah tesadüfen rastlamamla ve evet itiraf ediyorum hareketlerle ve nefes alışverişiyle dalga geçmemle başlamıştı.Ne var bu hareketlerde diye söylenip denediğimde, esneme hareketlerinin hemen hemen hiçbirini rahatça yapamadığımı farkettim, ama o ilk çabalamam ve nefesin kontrollü alınıp verilmesi farkettimki daha ilk denememde acayip rahatlattı.O gün bu işe başlamaya karar verip, Pilates topu, bandı ve matından oluşan bir set aldım. Pilates sayesinde vücudumla yeniden tanışıyorum desem abartı olmaz sanırım.Kilo vermekten ziyade tüm adale gruplarını düzenli olarak çalıştırıyor ve insanın kendisini anormal derecede hafiflemiş, esnemiş ve mutlu hissetmesini sağlıyor.Öyleyse Pilates’e devam diyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder